Modals (May and Might)
Modals (May and Might)
MAY
“May” şu andaki ya da gelecekteki ihtimalleri ya da kibar bir şekilde izin istemeyi ifade etmek için kullanılır. İzin istemek için "can" kelimesine kıyasla daha resmidir. Bu yüzden resmi İngilizce’de ve yazışma dilinde "may" daha çok kullanılır. "Might" ile arasında çok fazla bir anlam farkı yoktur.
- It may rain tomorrow. (Yarın yağmur yağabilir.)
- It might rain tomorrow. (Yarın yağmur yağabilir.)
Yukarıdaki iki cümle arasında anlam farkı yoktur. İkisi de yaklaşık % 30’luk bir ihtimali barındırmaktadır.
► Olumsuz şekilleri “may not" ve “might not" şeklinde yapılır ve istenen izni reddetmek yani hayır anlamına gelir. May ve might, not ile birleşmezler, ayrı yazılırlar.
Bu modal’da dikkat edilmesi gereken hususlardan biri “maybe” ile “may be” nin karıştırılmamasıdır. Maybe(birleşik yazılan ) bir edattır ve “belki” anlamına gelir.
- Maybe it will rain tomorrow. (Yarın belki yağmur yağabilir.)
- Jane may be ill. (Jane hasta olabilir.)
► Karşı taraftan kibar bir şekilde bir şey isterken veya rica ederken özne her zaman I olur. May yardımcı fiilinden sonra I öznesi haricinde herhangi bir özen kullanılmaz.
- May I please open the window? (Camı açabilir miyim lütfen?)
- May you please open the door ? (YANLIŞ)
► İzin istemek veya karşı tarafa izin vermek için MAY kullanılır.
- You may turn on the radio if you want to. (İsterseniz radyoyu açabilirsiniz.)
- May I sit next to you? (Yanınıza oturabilir miyim?)
► Şüpheli ya da ihtimal dahilinde olan eylemler için de MAY kullanılır.
- I may get a good mark in the English exam, but I am not sure. (İngilizce sınavından iyi not alabilirim, fakat emin değilim.)
- The street is wet. Our car may slip. (Yol ıslak, arabamız kayabilir.)
► Geleceğe yönelik bir amaçtan bahsederken de bazı durumlarda MAY kullanılabilir.
- I buy a ticket for the theatre beforehand so that I may sit near the stage (Sahneye yakın oturabileyim diye bileti önceden alırım.)
► Geçmişle ilgili ihtimallerden bahsederken MAY kullanılır ve sonra have ve fiilin 3. hali gelir.
- You may have forgotten to lock the door. (Kapıyı kilitlemeyi unutmuş olabilirsin.)
- Your father may have seen you smoking just now. (Baban az önce şimdi sigara içerken görmüş olabilir.)
- They may have bought a house last year. (Geçen yıl bir ev satın almış olabilirler.)
MIGHT
► Geçmişle ilgili izin vermek veya izin istemek için kullanılabilir.
- Our teacher told us we might go out when the bell rang. (Öğretmenimiz zil çaldığında dışarı çıkabileceğimizi söyledi.)
► Geçmişle ilgili dileklerden bahsederken kullanılır.
- I hoped you might pass your class. (Sınıfını geçmeni dilemiştim.)
► Gelecekle ilgili şüphe ya da zayıf ihtimal bildirmek için kullanılır.
- You might miss the train because you are a little late. (Biraz geciktiğin için treni kaçırabilirsin.)
- I might come again. (Yine gelebilirim -belki de gelmem)
► Bazı durumlarda amaç bildiren cümlelerde kullanılır.
- He attended an English course in order that he might learn English well. (İngilizceyi iyice öğrenebilmek için İngilizce kurslarına devam etti.)
► Çok kibar bir şekilde veya çok resmi ortamlarda veya yazışmalarda izin istemek veya izin vermek için kullanılır.
- Might I read your newspaper? (Gazetenizi okuyabilir miyim?)
- You might send the bill in advance. (Faturayı önceden gönderebilirsiniz.)
► Geçmişte gerçekleşme ihtimali olan fakat gerçekleşmeyen eylemler için de kullanılır.
- You might have hurt him, but you didn’t. (Onu incitebilirdin, ama yapmadın.)
- They might have come by bus, but they preferred to walk. (Otobüsle gelebilirlerdi ama yürümeyi tercih ettiler.)
0 yorum :